Ekrem İmamoğlu'ndan taraflı medyaya veryansın!

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Ekrem İmamoğlu, kendilerini önde gösteren anketlere fazla itibar etmediğini belirterek "Tabii ki medya tarafsız olsaydı daha büyük başarılar kazanabilirdik" açıklaması yaptı.

Cumhuriyet yazarı Ali Sirmen, CHP tarafından İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanlığı'na aday gösterilen Ekrem İmamoğlu'nun seçim ziyaretlerine dair izlenimlerini aktardı.

"Ekrem İmamoğlu: Sevgi dili kazanacak" başlığıyla yayımlanan yazısında Sirmen, İmamoğlu'na sorduğu sorulara ve aldığı yanıtlara yer verdi.

Sirmen'in söyleşisinin ilgili bölümü şöyle:

Medya çok büyük ölçüde rakiplerinizin elinde, sizin sesinizi, sevginin dilini duyurmanız güç.

Elbette, medyanın tarafsız olmayacağını biliyorduk. Bunun aksini düşünmek hayalcilik olurdu. Bu durumda biz de kendi medyamızı oluşturmaya başladık. Bu şu anda etkin olan sosyal medyayı kullanmak. İnsanlarla birebir organik ilişki kuruyoruz. Sadece bize oy verenlerle değil, oy vermeyen kesimlerle de ilişki kuruyoruz. Şimdiye kadar önemli bir sorunla karşılaşmadık. Sevginin dili sonunda kazanacak. İnsanlar oy verirken, daha inceden inceye düşünecek. Belki bu ekonomik kriz olmasaydı, öyle olmayacaktı. Ama şimdi krizle birlikte düşünecekler. Tamamen yereli konuşan insanlarla bu konuları konuşuyoruz…

Elinizdeki anket sonuçları da bu görüşlerinizi doğruluyor mu?

Ben anketlere fazla kulak asmam. Bizi önde gösterenlere de fazla itibar etmiyorum. Ben sokağa bakarım. Sokakta organik ilişki kurduğumuz insanların bize gösterdiği bu defa bambaşka bir şeylerin olduğu. Tabii ki medya tarafsız olsaydı daha büyük başarılar kazanabilirdik. Ama olmayanı tartışmanın bir anlamı yok.

"12 seçim yönettim"

Bütün bu çabaların bir anlam ifade etmesi için 31 Mart seçimlerinin, sandık oyunlarına kurban gitmemesi, dürüst olması şart. Peki, bu nasıl sağlanacak? Bu konudaki sorumuza acı bir saptamayla yanıt vermekle başlıyor konuşmaya İmamoğlu:

‘Sandık güvenliği konusunda iş ister istemez siyasi partilere düşüyor. Ama 21. yüzyılda hâlâ sandık güvenliğini tartışan bir ülkeysek eğer, eyvah halimize. CHP ve ittifak partimiz İYİ Parti de, diğer siyasi parti de bu konuda çok aktif. Biz vatandaşa güveniyoruz. Ciddi bir gönüllü ilgisi yaşıyoruz, bu ilginin devam ettiğini görüyorum. Biz eminim sandıkta da bir eksiklik hissetmeyeceğiz. Aynı zamanda teknolojik açıdan da bir altyapı oluşturduk. Hem ilçelerden, hem de ‘online' sistemle akan bilgi düzenimiz olacak. Aynı zamanda sadece büyükşehir oylarının aktığı merkezde toplanacağı, neticesini elde edeceğimiz bir sistem kurduk. Bu konuda deneyimli arkadaşlar var. Ben de çok deneyimliyim. 12 seçim yönettim kendi ilçemde. Bir oyun bile değerinin farkındayız. İnşallah bu konuyu hatasız yürüteceğiz'

"İnsanlar kendiliğinden geliyor"

İmamoğlu sandık güvenliğinin öneminin farkında. Vatandaşın, bu konuda içinin rahat olması ve mutlaka sandık başına gitmesi gerektiğini biliyor. Akşam saat 18.00'de artık yok olan Üsküdar Meydanı'nın eski yerinin bir köşesinde yapılan spontane mitingte, bütün vatandaşları, herkesi sandık başına çağırmayı unutmuyor İmamoğlu.

Miting dediysek, önceden adam toplayarak, yapılan klasik taşımalı mitinglere itibar etmiyor Ekrem İmamoğlu. Bölgede gezerken, seçim otobüsünden duyuruluyor ‘Akşam 18.00'de Üsküdar Meydanı'ndayız, sizi de bekliyoruz diye. Kendiliğinden son anda geliyor insanlar. Muharrem İnce'nin ünlü Maltepe mitinginin safları konsolide ettiğini düşünen İmamoğlu ve kurmayları böyle spontane toplantıları, birebir organik görüşmeleri yeğliyorlar.

Sandık güvenliği konusunun iyice ayırdına varmış CHP. Son kamuoyu yoklamalarında, AKP'nin kalesi olan Üsküdar'da üç puan farkla önde göründüğünü söyleyen ve sandık güvenliği konusundaki kaygılarını dile getiren CHP Başkan Adayı Ahmet Kılıç'a, CHP İstanbul Milletvekili Turan Aydoğan güvence veriyor:

‘Biz diğer bir kısım milletvekili arkadaşımızla birlikte, karar verdik. Sandık başlarını denetime alacağız. Nasıl davranırlarsa ona göre karşılık vermeye hazırız. Milletvekili dokunulmazlığı bu gibi durumlar için var, sandık güvenliğinin çiğnenmesine seyirci kalamayız' diyor."