Binali Yıldırım'dan Kadir Topbaş ve Melih Gökçek açıklaması
Binali Yıldırım katıldığı televizyon programında Kadir Topbaş ve Melih Gökçek'in görevden ayrılmasıyla ilgili önemli açıklamalar yaptı. Yıldırım "Kazandıktan bir sene sonra Erdoğan isterse görevi bırakır mısınız?" sorusuna, "Bana İstanbullular görevi bırak derse bırakırım. Çocuk oyuncağı mı?" yanıtını verdi.
AK Parti tarafından İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanlığı'na aday gösterilen Binali Yıldırım, dün Habertürk TV'de yayınlanan 'Türkiye'nin Nabzı' programına katıldı. Yıldırım burada Didem Arslan Yılmaz'ın moderatörlüğünde Nagehan Alçı, Deniz Zeyrek ve Sevilay Yılman'ın sorularını yanıtladı.
Yıldırım, Ankara'da Melih Gökçek, İstanbul'da Kadir Topbaş gibi görevinden ayrılan belediye başkanları için "Kendi iradeleriyle ayrıldılar" dedi. Vatandaşların "Oy vereceğim ama bir sene sonra Erdoğan 'Olmadı, görevi bırak' derse ne olacak?" diye düşündüğünü belirten gazetecilere Yıldırım, şu yanıtı verdi:
Bana İstanbullular görevi bırak derse bırakırım!
"Bana istemediğim bir şeyi kimse yaptıramaz. Bana İstanbullular görevi bırak derse bırakırım. Bizi seçenler bize güvenerek oy veriyor. Önceki belediye başkanları kendi iradeleriyle ayrıldılar. Seçimi kazanayım, ondan sonra ayrılayım. Bu İstanbulluya karşı dürüst olmayan bir şey olur. Çocuk oyuncağı mı? Biz 75 gündür koşturuyoruz. Meşru bir sebep olmadıktan sonra ayrılmam. Başkan yardımcılığı tercihimi değiştirmez. Seçildikten sonra ayrılma gibi bir fikir benim kafamda yok."
HDP'lilerin oylarını istiyorum
Yıldırım, HDP'lilerin oylarıyla ilgili soru üzerine "Hiçbir sıkıntı yaşamıyorum. Çünkü HDP'nin adayı yok. Ben onların oylarını istiyorum. Adayları olmadığı için oylarını istiyorum. Bir karar verecekler. Ben HDP'ye geçmişte oy verenlerin bu belediye seçimlerinde bana oy vereceğini düşünüyorum. Ben İstanbul'da yaşayan 15 milyonun geleceği için çalışacağım. Yapacağım projeler, işler bana oy verenler için değil. İstanbul bizim ortak geleceğimiz. Hepimizin memleketi. Bir de Kürtlerin tamamını HDP'ye oy verenler olarak tanımlamak da yanlış. Bütün bunlar bir yana şunu doğru bulmuyorum, oyları böyle birileri masaya oturmuş taksim ediyorlar. Dağıtım yapıyorlar. Bu oyu kullanacaklara kimse bir şey sormuyor" diye konuştu.