İSTANBUL

İBB Meclisi temmuz ayı toplantısında dikkat çeken mesajlar

İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 23 Haziran sonrası ilk buluşması bugün gerçekleşti. Ekrem İmamoğlu Saraçhane belediye binasındaki meclis salonundaki toplantıya başkanlık etti. Canlı yayınlanan toplantıyı milyonlarca kişi takip etti.

Pınar Erden Güneş
Pınar Erden Güneş[email protected]

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, 31 Mart seçimlerinin ardından mazbatasını almasıyla birlikte Belediye Meclisi toplantılarını canlı yayınlamıştı. 23 Haziran seçimlerinin ardından bugün ilk kez toplanan Meclis toplantısı da canlı yayınlandı.

23 Haziran seçimiyle ortaya çıkan sonucun ve iradenin herkes için önemli olduğunu söyleyen İmamoğlu, "16 milyon İstanbullu çok gür bir sesle, 'Ben bu şehrin adil bir şehir olmasını istiyorum. Bu şehrin şeffaf biçimde yönetilmesini istiyorum.' demiştir. Bu şehrin kahir ekseriyeti, İBB'nin 'yeni nesil bir yönetime kavuşmasını' ve bu yönetimin 'şehri liyakatle yönetmesini' ve kendisine 'hesap vermesini' istediğini ortaya koymuştur. Artık, bu şehrin yönetimi ile ilgili tartışmalar son bulmuştur." diye konuştu.

İBB Meclisi'nin temmuz ayı toplantısı, bir dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı.

Meclis toplantısına Başkan Ekrem İmamoğlu, başkanlık etti. İmamoğlu, konuşmasında, temmuz ayının yüreklerde acı izler bırakan olaylarla dolu olduğunu söyledi.

2 Temmuz'da yaşanan Sivas Olayları ile Başbağlar'da yaşanan vahşette çok canların yandığını kaydeden İmamoğlu, 15 Temmuz hain darbe girişiminin de büyük acılara neden olduğunu vurguladı.

İBB'nin işgali sırasında belediye önünde çok sayıda vatandaşın şehit edildiğini dile getiren İmamoğlu, 23 Haziran seçimine ilişkin değerlendirme yaptı.

İmamoğlu, 23 Haziran seçimiyle ortaya çıkan sonuç ve iradenin herkes için önemli olduğunu aktararak, "16 milyon İstanbullu, 23 Haziran seçimleri ile birlikte 31 Mart gecesinden itibaren ortaya konan her türlü gayriciddi iddiaya ve her türlü antidemokratik çabalara net olarak noktayı koymuştur. 16 milyon İstanbullu çok gür bir sesle, 'Ben bu şehrin adil bir şehir olmasını istiyorum. Bu şehrin şeffaf biçimde yönetilmesini istiyorum.' demiştir. Bu şehrin kahir ekseriyeti, İBB'nin 'yeni nesil bir yönetime kavuşmasını' ve bu yönetimin 'şehri liyakatle yönetmesini' ve kendisine 'hesap vermesini' istediğini ortaya koymuştur. Artık, bu şehrin yönetimi ile ilgili tartışmalar son bulmuştur." diye konuştu.

Yorumlar