İSTANBUL

Koronavirüs fırsatçılığı mı? Bağış kampanyasında kim haklı?

Zor bir süreçten geçen Türkiye'de siyasi yönetimde polemikler yaşanmaya devam ediyor. Belediyelerin koronavirüs salgını nedeniyle bağış kampanyası başlatmaları Süleyman Soylu'yu kızdırdı. Peki Ekrem İmamoğlu mu yoksa Süleyman Soylu mu haklı?

Serpil Portakal
Serpil Portakal[email protected]
Koronavirüs fırsatçılığı mı? Bağış kampanyasında kim haklı?

İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediyeleri, geçtiğimiz günlerde sosyal medya hesapları aracılığıyla koronavirüs salgını nedeniyle yardım kampanyası başlattıklarını duyurmuştu.

"VALİLİKTEN İZİN ALINMASI GEREKİYOR"

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu imzasıyla 81 ilin belediyelerine gönderilen yazıda, yardım toplama kampanyalarına ilişkin uyarı yapıldı.

Bakanlığa bağlı İller İdaresi Genel Müdürlüğü yazısında, yardım kampanyası başlatabilmek için valilikten izin alınması gerektiği belirtiliyor.

"YETKİ BELEDİYEDE"

İçişleri Bakanlığı'nın yazısı sonrası İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, kampanya çağrısını sosyal medya hesabından bir kez daha duyurdu ve yetkinin belediyede olduğunu savundu. İmamoğlu ayrıca kanun maddelerini bir info-grafikte paylaştı.

VALİLİK BANKA HESAPLARINI DONDURDU

İçişleri Bakanlığı'nın genelgesinin ardından İstanbul Valiliği, ilgili bankalara yazı göndererek hesapların bloke edilmesini istedi. Bağış kampanyası kapsamında açılan hesaplar donduruldu.

''BU İŞTEN VAZGEÇİN''

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye başkanları ile görüşüldüğünü ve bu işten vazgeçmelerinin istendiğini söyledi. 

''O HUKUKÇULARA YAZIKLAR OLSUN''

Şartlı bağış alırken Meclis kararıyla (belediye) alırsın. Meclis'in toplanacak ve kararı alacak. Niye böyle söylemiş? O hukuk profesörlerine de anlatmak lazım. Yazıklar olsun? Kanun, sen belediyesin ve bunu istismar etmeni kabul etmem ve şartlı bağışını kabul ederim demiş. Hukukçu olup sağa sola bilgi verenlere buradan tekrar söylüyorum. Siz o kitapları tekrardan okuyun. 

''BU KANUNU UYGULAMAK ZORUNDAYIM''

Bu kanunu oluşturan ben değilim ama ben uygulamak zorundayım. Zor bir dönemden geçiyoruz. Bunu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanına söyledim. Bakan yardımcılarını, iki belediye başkanına da arattırdım. Ne olur yapmayın diye! Buradan bir siyaset yaratalım, bundan bir mağduriyet oluşturalım diyorlar. Biz fakire fukaraya giden yardımı engelleyen durumdayız. Siyasi tutum zamanı mı? Ben bunun bedelini şahıs olarak ödemez miyim?

Yorumlar